Evet, fotoğraflar çok bulanık ama bunun bir nedeni var. Piksellerden oluşturulmuş her bir görsel, hangi hayvanın doğada ne kadar kaldığını gösteriyor. Hatlar ne kadar belirsiz ise, o tür doğada o kadar az kalmış demek.
Aşağıdaki görseller, yaban hayvanı kaçakçılığı ve ticareti sorununa dikkat çekmek amacıyla geçtiğimiz yıl doğa koruma kuruluşu WWF tarafından hazırlandı. 18 Aralık’ta 11 orangutanın Malezya ve Tayland’daki kaçakçıların elinden kurtarılıp Endonezya’ya geri gönderilmesi haberi üzerine biz de, milyarlarca avroluk* bu kirli ticaretin nelere mal olduğunu göstermek için bu etkileyici, interaktif ** çalışmayı paylaşmak istedik.
Hayvan kaçakçılığının ve yaban hayvanlarına yönelik suçların ağır cezai yaptırımlar ile tamamen ortadan kaldırılması, insan faaliyetlerinin yıkıcı etkilerinin son bulması şart çünkü nesli tehlikedeki canlıların bazıları yeryüzünden silinmek üzere.
Kaplan
WWF’e göre doğada yalnızca 3 bin 900 kaplan kaldı. 20. yüzyılın başından bu yana dünyadaki kaplan popülasyonunun yüzde 95’inden fazlası yok oldu.
Kaplanları tehdit eden faktörlerin başında ormansızlaşma, avlandıkları hayvanların sayılarındaki azalma ve köylerle şehirlerin her geçen gün büyümesi sonucu doğal yaşam alanlarının kaybolması geliyor. Bu da insanla daha fazla karşılaşmalarına ve bu karşılaşmalardan zarar görmelerine neden oluyor.
Amur Leoparı
Amur leoparı dünyanın en nadir görülen kedigillerinden biri. Rusya’nın doğusunda yalnızca 100 birey kaldığı biliniyor. Orman yangınları, avcılık ve yol yapımı bu hayvanların yaşamını en çok tehdit eden faktörler arasında.
Amur leoparının yaşam alanlarının korunması ve denetlenmesine yönelik sıkı çalışmalar halihazırda bu türün sayıca sabit kalmasını sağlamış durumda. Aynı zamanda leoparı öldüren avcılara yaklaşık 110 bin TL para veya iki yıl hapis cezası getirilmesi, hatta organize bir suç örgütü kapsamında yapılması halinde çok daha yüksek cezaların uygulanması insan eliyle daha fazla ölümü bir nebze azaltmış görünüyor.
Siyah Gergedan
Afrika’daki iki gergedan türünden biri olan siyah gergedan için en büyük tehlike avcılar. Çünkü boynuzları, yasadışı yaban hayvanı kaçakçılığı ve ticaretinde, özellikle karaborsada çok yüksek fiyatlara satılıyor. Bu yüzden de şu anda “nesli kritik tehlikede” olarak sınıflandırılıyor.
Doğada yalnızca 5 bin birey kaldığı bilinen bu türü koruma çalışmaları devam etse de, doğal yaşam alanlarının korunmaması ve her geçen gün yok olması, türün hayatta kalabilmesi için önündeki tüm olasılıkları ortadan kaldırıyor.
Tapanuli Orangutanı
Doğada yalnızca 800 birey olarak varlığını sürdüren Tapanuli orangutanı bugün insan kaynaklı tehditler yüzünden yok olma tehlikesiyle karşı karşıya. Avcılık ve yaban hayvan kaçakçılığına ek olarak, Endonezya’nın Kuzey Sumatra bölgesinde yürütülen madencilik ve hidroelektrik barajı faaliyetleri, habitat kaybı yüzünden bu türün hızla azalmasına yol açıyor.
Eğer müdahale edilmezse, önümüzdeki 75 yıl içinde Tapanuli orangutanı sayısında yüzde 83 oranında azalma yaşanacağı tahmin ediliyor.
Panda
Pandalar on yıllardır nesli tükenmekte olan türler arasında yer alıyor. Günümüzde doğada 1860 birey kalan bu türün varlığı, bambu alanlarının korunmasıyla doğrudan bağlantılı.
Pandaların halihazırda koruma çalışmaları ve insan müdahalesi olmadan doğada kendi başına hayatta kalamayacağı düşünülüyor.
Dağ gorili
Uganda, Ruanda ve Kongo Demokratik Cumhuriyeti’ndeki ulusal koruma alanlarında birbirinden ayrı iki dağ gorili topluluğunun var olduğu biliniyor. Bu ülkeler yıllar boyunca savaş ortamından kurtulamadığı için dağ gorilleri de bu süreçten olumsuz etkilendi. Bugün doğada yalnızca 1063 birey kaldı.
Kapsamlı koruma programlarıyla sayıları şimdilik sabitlenen dağ gorilleri için ne yazık ki devam eden diğer tehditler saymakla bitmiyor: İklim değişikliği, madencilik, ormansızlaşma ve habitat kaybı.
(*) Yabani hayvan ticareti izleme ağı TRAFFIC
(**) Görsellerin etkisini artıracak şekilde hazırlanan interaktif kaydırma mekanizmasının kullanıldığı WWF sayfasını incelemenizi tavsiye ederiz.
Kaynak: Euronews