Türkiye gibi et fiyatlarının pahalı olduğu ülkeler, ucuz yoldan ülkede et satılmasını “ucuz” ithal et üzerinden sağlıyor. Bu da hayvanların daha fazla şiddete maruz kalmasına yol açıyor. Derneğimiz ile iletişime geçen Brezilya’lı vegan bir aktivist sayesinde; son günlerde karşımıza sıklıkla çıkan “kaçak et” haberlerine de alışmışken, Türkiye’ye ithal edilen 27 bin sığırın içler acısı halini öğrenmiş olduk.
Hayvanlar inanılmaz kötü koşullar altında, haftalarca sürecek bir deniz yolu trafiği sonrası İskenderun’a varacak, oradan da kesilmek üzere mezbahalara. 27 bin hayvan, birer cansız eşya gibi istiflenerek, ufacık konteynırlar içerisinde yolculuk yapmaya zorlanıyor.
Türkiye’de et yemenin lüks olduğundan dert yananlar, maalesef et yemenin bir lüks değil, katliam olduğunu göremiyorlar. Ve videodaki görüntüler buz dağının sadece görünebilmiş ufacık bir parçası. Her yıl yüzbinlerce hayvan legal veya illegal yollardan ülkeye sokuluyor, kimisi de yolculuk sırasındaki kötü bakım ve de koşullardan dolayı can çekişerek ölüyor.
Biz, dünya üzerinde hiçbir hayvanın “tadı” için bu istismara ve zulme katlanmasını kabul etmiyoruz. Hayvanlara yapılan zulme ortak olmak istemiyorsanız, tabağınızdan bu suçsuz hayvanların “tadını” çıkartmaya hemen şimdi başlamalısınız.
Bu görüntüleri bize ulaştıran Brezilya’lı vegan aktivist Hendriky Lima ve Portekizce çevirisi için Hande Demir’e teşekkür ederiz.
