Bu yıl yedincisi düzenlenen Uluslararası İstanbul VegFest, Vegan Derneği Türkiye (TVD) organizasyonu ve V-Label ana sponsorluğunda 16 Kasım Cumartesi günü Haliç Kongre Merkezi’nde yoğun bir katılımla gerçekleşti.  Hayvan hakları ve vegan yaşam felsefesine ilgi duyan binlerce kişiyi bir araya getiren etkinlik, katılımcılardan da tam not aldı. 

HAYVAN HAKLARINDA GERİLEME VURGUSU

Vegan Derneği Türkiye (TVD) tarafından gelenekselleştirilen festival, Dünya Vegan Ayı olan Kasım ayı içerisinde 1 Kasım Dünya Vegan Günü’nü de kapsayan bir programla, hayvan hakları konusunda farkındalık yaratmak, veganlığın etik, sağlık ve çevre yönünden etkilerini vurgulamak, veganlar arasında dayanışmayı artırmak üzere, “veganlığa davet” konseptiyle vegan olan/olmayan her kesimden katılımcıya davette bulundu. 

Bu yıl hayvan hakları hukukunda gerçekleştirilen büyük düşüş ve gerilemeden hareketle özellikle sokakta yaşayan hayvanlara yönelik çözüm üretmeyi amaçlayan festival, farklı disiplinlerden çeşitli hak savunucusu örgütlere yaptığı çağrı ile özel bir oturum da düzenledi.

ESARET YA DA ÖLÜM

Açılış konuşmasında 5199 sayılı hayvanları koruma kanunundaki gerilemelere dikkat çeken TVD Başkanı Ebru Arıman, “yürürlüğe girdiği 2004 yılından bu yana bütüncül hak savunucuları tarafından yalnızca bazı hayvanların birtakım haklarını koruyan bu yasa, 2024 yılı itibariyle yapılan düzenleme ile artık tamamen hayvanların özgürlüklerini ve yaşam haklarını yok sayan içi boş bir yasa haline gelmiştir. Bu ülkenin 2024 yılı itibariyle artık bir hayvanları koruma kanunu bulunmamaktadır. Hayvanların yaşam hakkını yalnızca insan vesayeti altında mümkün kılan bu yasal düzenleme, özgür bir ortamda yaşama hakkı bulunan tüm hayvanlar için ya esaret ya da ölüm anlamına geliyor” dedi.

ESKİ MEZBAHADA HAYVAN HAKLARI MESAJLARI

“Dünyanın karşı karşıya olduğu tüm şiddet olayları hayvanlara şiddet pratiklerinden besleniyor. “ diyen Arıman, 1985 yılına kadar İstanbul’un en büyük mezbahası olarak hizmet vermiş olan eski adıyla Sütlüce Mezbahası yeni adıyla Haliç Kongre Merkezi’nin tarihi sürecine değinerek “Bir zamanlar hayvanların sessiz çığlıklarına tanıklık eden bu mekanda, onların ve bundan sonrakilerin çıkaramadıkları ses olmak için buradayız. İkinci kez buluştuğumuz bu mekan tam da bu nedenle bizim için büyük bir anlam taşıyor” ifadelerine yer verdi.

Açılış konuşmasının ardından BURHAK kurucusu Eray Özgüner’in, 2019 yılında kaybettiği oğlu, hayvan hakları aktivisti Burak Özgüner’i konu alan hikaye anlatımı ana sahnede izleyicilerle buluştu.

Balat salonda planlanan etkinlikler kapsamında, 14 yıldır vegan olduğunu vurgulayan Açık Radyo Kurucusu Ömer Madra yaptığı konuşmasında tüketim alışkanlıklarımızın çevresel etkilerine değinerek veganlığın sadece etik değil, çevresel sürdürülebilirliğin de temeli olduğunu vurgulayarak bu konuda çarpıcı örnekler de paylaştı. Ömer Madra konuşmasında, hayvan sömürüsüne dayanan sektörlerin iklime ve çevreye  verdiği zararlar karşılaştırmalı ve detaylı istatistiki veriler üzerinden aktarırken bu zararın ulusal ve uluslararası ana akım medyada gündeme getirilmediğinin de altını çizdi. 

HAYVANLARI ANLAYABİLECEĞİMİZ GÜNLER ÇOK YAKINDA

Gazeteci yazar Nevşin Mengü, son dönemde gündemde olan hayvanları koruma kanunundaki değişikliğin zeminini hazırlamak üzere kimi medya organları tarafından bilinçli olarak yürütülen dezenformasyona değinerek hayvan hakları alanındaki kasıtlı algı operasyonuna ve yaşanan gerilemeye dikkat çekti.

Aynı zamanda hayvanlar üzerinde son dönemde yapılan “iletişim çözümlemelerinin” detayına değinen Mengü, yakın zamanda hayvanların kendine özgü iletişim dillerini deşifre eden çalışmalarda sona gelindiğini ve bu tamamen başarıldığı takdirde hayvanların duygu durumlarını insanların anlayacağı şekilde aktarmasının etik bazı sorunları da gündeme getireceğini de dile getirdi: “Hayvanlar, yanlarında öldürülen diğer arkadaşını görünce korkuyorum ya da ölmek istemiyorum diyecek. Bu da etik bazı sorunları ve hayvanların yaşam haklarının tekrar sorgulamayı beraberinde getirecek”.

TÜRCÜLÜK, GELECEĞİN IRKÇILIĞI OLARAK GÖRÜLECEK

Festivalin birbirinden değerli konuşmacıları arasında Bilgi Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı Itır Erhart da yerini aldı.  Bilgi Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı Itır Erhart, türcülüğün toplumda yeterince fark edilmeyen bir ideoloji olduğunu vurgulayarak şu ifadeyi kullandı:

“Bugün nasıl bir bireye yönelik ırkçılık toplumda kabul edilemezse, gelecekte türcülük de aynı şekilde reddedilecek. Hayvanlar da insanlar gibi eşit bireyler olarak muamele görecek.”

VEGAN PAZAR BÜYÜYOR

Finans Gazetecisi Şebnem Turhan ise vegan pazarda son yıllarda yaşanan gelişmelere dikkat çekerek oksijenden yapay et ve yağ elde edilebilen teknolojilerin önümüzdeki yıllarda piyasada olacak şekilde çalışmalarını tamamlamak üzere olduğunu vurguladı. Türkiye’nin henüz halka arz olmuş vegan şirket olmadığını vurgulayan Turhan, küresel gıda pazarının 28 milyar doları bulduğunu ancak vegan moda pazarının gıdadan daha hızlı büyüyerek 2024 yılını 518 milyar dolarla tamamlayarak 2032 yılında ise 880 milyar doları aşacağının öngörüldüğünü belirtti. 

VEGAN ÜRÜNLERİN ETİKETLENMESİ KONUSUNDA DÜZENLEMELER

Vegan pazarın büyümesi, ithalat ve ihracatın büyümesinin önündeki en büyük engellerden biri olan bitki bazlı ürünlerin isimlendirilmesi konusundaki kısıtlamalarla ilgili Türkiye’de ve Avrupa’da yaşanan süreçler, sıkıntılar ve çözüm önerileri,  Avrupa Vejetaryenler Birliği Avrupa Birliği Politikaları Yöneticisi Rafael Pinto, Vegan İş Girişimcisi Cem Özakgül ve V-Label Türkiye Direktörü Ebru Arıman tarafından masaya yatırıldı.

ATÖLYELER, FİLMLER

Festival atölye programı akademisyen ve yazar Yeliz Utku Konca tarafından nefes atölyesi ile başladı. Ardından işaret dili atölyesi ve vegan mama atölyesi gibi farklı konulardaki çalışmalar ziyaretçilerle buluştu. Türkiye’deki sağır kültürünün veganizm ile kesişimini artırmak üzerine yoğunlaşılan atölyede, veganizmin temel kavramları işaret diline çevrildi. 

Festivalde ayrıca Vegan Perspektif Derneği’nin katkılarıyla Vegan Çiftlik Uluslararası Kısa Film Festivali’nde yarışmış  vegan filmlerden oluşan bir özel  seçkiye de yer verildi. Tüm festival programı ayrıca Türk İşaret Dili Genç Çevirmenleri Platformu  tarafından işaret dili desteği ile de ziyaretçilere sunuldu.

YOĞUN KATILIM

Türkiye’nin dört bir yanından gelen ziyaretçiler ve uluslararası misafirler, festivale yoğun ilgi gösterdi. Yaklaşık 2000 m2 alan üzerinde konumlanan ve konferans salonları, atölye alanları, ortak akıl yürütme çalışması, çocuk alanı, fuaye alanı ve açık alandan oluşan festival alanı bu yıl 10 binin üzerinde ziyaretçiyi ağırladı.

SOKAKTA YAŞAYAN HAYVANLARIN KATLEDİLMESİNE KARŞI ÇÖZÜM ARAYIŞLARI

Türkiye’deki hayvan hakları savunucuları 2024’de toplumun büyük desteğini alarak verilen hayvan hakları mücadelesine karşın 7527 sayılı yasanın dayatılması gerçeğiyle karşı karşıya kalmıştı. Bu nedenle böyle bir iklimde gerçekleşen 7.Uluslararası İstanbul Vegfest, ön saflarda mücadele eden hak savunucularını bir araya getirdi ve hayvan haklarında çalışan sivil toplum kuruluşları, inisiyatif ve aktivistlerle birlikte ortak akıl yürütme pratiği yapıldı.

Yaşamdan Yana Veteriner Hekimler Platformu’nun katılımı ile veteriner hekimlerin perspektifinin sokakta yaşayan hayvanların sorunlarına yönelik  bilimsel ve etik çözümler konusunda ne kadar önemli olduğu bu çalışma ile bir kez daha örneklendi.

Atölye sonrasında uzun yıllar ülkemizde de sokak köpekleri nüfus yönetimi için emek vermiş olan ve Romanya Topluluk Köpeklerini Koruma Derneği’nden (FPCC) Robert Smith ile değerlendirme ve güncel deneyim aktarımı yapıldı.

Hayvan hakları aktivistlerinin yaşadıkları ruhsal zorlukları aşmaları amacıyla Toplumsal Dayanışma İçin Psikologlar (TODAP) üyesi Klinik Psikolog Ayten Deniz Tepeli ile psikolojik dayanıklılığı destekleme oturumu da gerçekleştirildi.

AZERBAYCAN’A ÖZEL İLGİ

Azerbaycan Veqan Kollektiv’in desteğiyle düzenlenen oturumda ise benzer coğrafyalarda yaşanan benzer sorunlara dikkat çekildi ve her iki ülkede de sürdürülen hayvan hakları mücadelesinin dayanışma ihtiyacına Kamran Mammadli’nin uzaktan erişimle yapılan konuşmasında vurgu yapıldı. 

V-LABEL’IN TÜRKİYE’DE 10.YILI

İsviçre merkezli uluslararası vegan ürün ve hizmet etiketi sivil toplum yapılanması V-Label’ın Türkiye’deki faaliyetlerine başlamasının 10.yılı dolayısıyla, Türkiye’de 10 yıldır V-Label ile çalışan firmalar ödüllendirildi.

Komagene Çiğköfte, Nudo Erişte ve Eriş Un ürünlerini, V-Label’ın Türkiye pazarına girişi ile birlikte V-Label vegan lisansıyla tescilleyen 2 firma olarak Yörpaş Gıda ve Erişler Gıda V-Label 10.yıl ödüllerinin sahibi oldu.

VEGAN GELECEK ÖDÜLLERİ

Festival öncesi TVD’nin çeşitli kategorilerde açmış olduğu “TVD Vegan Gelecek Ödülleri” oylamasının kazananları da sahiplerini buldu.

Vegan ürün ve hizmet kategorilerinde ödüllendirilen isimler şöyle sıralandı:

Yılın Vegan Gıda Ürünü Ödülü: Itz Nutz – Fermente Süzme Kaju 

Yılın Vegan Atıştırmalığı Ödülü: Züber – Noutos Nohut Cipsi

Yılın Vegan İçeceği Ödülü: Alpro – Bitter Çikolata & Badem

Yılın Vegan Kozmetik Ürünü Ödülü: Badecanlar Şefkatli Kozmetik – HaleJale’nin Yüz Serumu

Yılın Vegan Markası Ödülü: Badecanlar Şefkatli Kozmetik

Yılın Vegan İşletmesi Ödülü: Vegan Masa

Yılın Vegan Dostu Zincir Marketi Ödülü: Metro Türkiye

VEGANLAR NEVŞİN MENGÜ DEDİ

Veganların oylarıyla, Yılın En Etkili Vegan Medya Figürü Kategorisinde ödüle layık görülen Gazeteci /Yazar Nevşin Mengü, aynı zamanda Veganizme Destek Ödülü’nü de alarak festivalden 2 ödülle ayrıldı.

En başarılı sporcu ve oluşumlar

Yılın En Etkili Vegan Sporcusu ödülü Buz Hokeyi Kadın A Milli Takımı Kaptanı Başak Demirkol’a giderken, Yılın Vegan Sosyal Medya İçerik Üreticisi ödülünü Ekin Özel Demir (@ekinözel) aldı. Yılın Üniversite Vegan Kulübü ödülü ise Boğaziçi Vegan’ın (Boğaziçi Üniversitesi Çevre Kulübü Vegan Topluluğu) oldu.

TVD ÖZEL ÖDÜLLERİ 2 ÖZEL İSME

TVD, hayvan hakları, çevre ve sürdürebilirlik temelli başarılı çalışmaları nedeniyle Açık Radyo kurucusu Ömer Madra’ya ve geçtiğimiz yıl TVD tarafından açılan Ava Dur De kampanyasına büyük destek vererek bu kampanya için yorumladığı “Urfa’nın Etrafı” adlı türkü ve hazırladığı çarpıcı kliple destek veren vegan sanatçı Tan Taşçı’ya TVD Özel Ödülü verdi.

FESTİVAL ARTAN İLGİYLE BÜYÜYEREK DEVAM EDİYOR

Festivalin artan ilgisi ve büyüyen etkisi doğrultusunda, önümüzdeki yıl daha geniş bir programla ve daha geniş bir alanda gerçekleşmesi planlanıyor.

Sürpriz vegan isimlerle festival ziyaretçilerini buluşturmaya devam edecek Uluslararası İstanbul Vegfest’in 8.yıl planlamasına ise şimdiden başlandı.

Önceki İçerikNeden Köpekleri Sever, Tavukları Yer, İnekleri Giyeriz?: Dr. Melanie Joy ile Karnizm Üzerine Bir Söyleşi
Sonraki İçerikYeni Araştırma: Bitki Bazlı Et ve Bitkisel Süt Hayvan Kaynaklı Ürünlerden Daha Sağlıklı

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.