Geleneksel hale getirdiğimiz Dünya Vegan Günü etkinliğimizi bu yıl da V-Label ana sponsorluğu ve Wyndham Grand İstanbul Kalamış Marina Hotel mekan sponsorluğu ile Dünya Vegan Haftası içinde, 6 Kasım’da gerçekleştirdik. Faaliyetlerimiz için yol gösterici olduğunu düşündüğümüz çevrimiçi anket sonuçları elde ettiğimiz etkinliğimizde, ayrıca dernek olarak kuruluşumuzun 10. yılını kutladık, Türkiye’de veganlıkla ilgili gerçekleştirdiğimiz ilk’leri ve kazanımları özetledik.

Açılış konuşmasını TVD Kurucu Başkanı Ebru Arıman’ın yaptığı Dünya Vegan Günü etkinliğimizde TVD Kampanya ve İletişim Yöneticisi Öykü Yağcı “TVD mücadelesinin dünü, bugünü, yarını” başlıklı bir sunum yaptı. TVD Etkinlik Sorumlusu Özgün Tutar da, Avrupa’nın en kapsamlı uluslararası vegan festivali olan Ululararası İstanbul Vegfest’in ilkeleri hakkında konuştu.

Derneğin 10. yılı kapsamındaki oturumlar kapsamında TVD vekili avukat Tuğçe Berber, hukuki çalışmalar ışığında hayvan hakları aktivistlerine tavsiyelerde bulunurken, avukat Beyzanur Arıcı da derneğimizin hukuki çalışmalarından biri olarak aldatıcı reklamlara karşı derneğin ne tür çalışmalar yaptığı ve yapacağıyla ilgili bir sunum gerçekleştirdi.

Vegan deriden bitkisel beslenme ile sağlıklı yaşama

Açılış konuşmalarının ardından girişimci Elif Taştekne “Bitkilerle Devrim”, yazar ve DJ Oben Budak “Bir Ördek Ailesi Hayatımı Nasıl Değiştirdi?”, sporcu Ali Bıdı “Sağlıklı Yaşam ve Spor”, Diyetisyen ve Yoga Eğitmeni İsra Tan “Mutfaktan Hayata: Bitkisel Beslenme” ve Kalp ve İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Murat Kınıkoğlu da “Vegan Beslenme ve Sağlık” konularını ele aldı.

Müzisyen Tan Taşçı da etkinliğe özel çektiği video ile bir oğlakla kurduğu arkadaşlık üzerinden nasıl vegan olduğunu aktardı.

Gün boyu süren ve YouTube kanalımızdan canlı yayınlanan etkinliğimizde ürün sergileri, tadım etkinlikleri, vegan üniversite topluluğu stantları, hayvan hakları temalı fotoğraflar da yer aldı.

Rengarenk vegan aktivizm ve vegan ürün stantları

Etkinliğimizde üniversitelerin vegan toplulukları ve STK’ların yanı sıra, vegan ürün ve yemek stantları da rengarenk ve çeşit çeşitti.

Angels Farm Sanctuary, Galatasaray Üniversitesi Vegan Topluluğu, Koç Üniversitesi Veganizm Topluluğu, MEF Üniversitesi Vegan Kulübü, Türk Alman Üniversitesi Vegan Topluluğu ve Üniveg‘in vegan aktivist oluşumlar arasında yer aldığı etkinliğimizde, 32 vegan yemek ve vegan ürün standı vegan ürün çeşitliliğini keşfetmek isteyen ziyaretçilere zengin alternatifler sundu: AB Soya-Soyfleks, Carrefour, Cocoas, Coffe Colore, Conbella Tea, Elmasoğlu Mantı, Ethique Plant Based, Feemauve, GMT – The Standard Vegan, Han Kozmetik – Rhaneva, Hurmatat, Itz Nutz, Kenevirco, Komagene, Limonita – Vegan Kasap, Luur Kozmetik, Melly’s Nature, Milhans – Otto Nuts, Mixmey, Patiswiss, Perinthos, Prev, Rel Teknoloji – Baims & All Matters, Su Sanat Atölyesi – Vegan Dövme, Şayan Baklava, Evely – The Purest Solution, Thermomix, Eat Vappy, Veganarsist, Vegeats, Yakamoz, Zozo Care.

Çevrimiçi anket sonuçları

Veganların yanı sıra, özellikle vegan olmayan, fakat vegan yaşam felsefesini merak edenleri hedefleyen etkinliğimizde Mentimeter üzerinden çevrimiçi anket çalışması da yapıldı.

Anket sonuçlarında bir kez daha gördük ki;

  • Daha önce etkinliklerimize katılmayan pek çok yeni ziyaretçiyle tanışıyor,
  • Her seferinde yeni ve güncel bilgiler paylaşıyor,
  • Vegan yaşama dair hatalı algıyı ortadan kaldırmak için etkili oluyor,
  • Alternatif ürün çeşitliliği ve vegan pazarının geliştirilmesi yönünde beklentilerin sesi oluyoruz.

Vegan felsefenin özünün ise en çok ve olması gerektiği gibi; etik, eşitlik, özgürlük, adalet, empati, yaşam hakkı, vicdan ve sağlık sözcükleriyle tanımlandığını ve ağırlıklı olarak hayvan sömürüsüne son verme motivasyonunun hayvan hakları temelinde geliştiğini görüyoruz.

Belirtilen zorlukları ise, ortak mücadelemiz ve dayanışma ile aşacağımızı biliyoruz.

Açılış Konuşması: Ebru Arıman

“Hepimiz zor zamanlardan geçtik ve pandemiden dolayı fiziki etkinliklerimize iki yıl ara verdik. Bu süreçte, yaşanan bu küresel salgın bizi bir kez daha haklı çıkardı. Başımıza gelen birçok felaketin sebebi, insanın kendi sınırlarını bilmemesinden kaynaklı. Bu ilk değildi, son da olmayacak. Belki yarın da bir şeyler değişmeyecek ama biz doğru bildiğimizi söylemekten geri durmayacağız. Yorulmadan, usanmadan.

Bu yılki etkinliğimiz, diğer DVG etkinliklerinden farklı olarak biraz derneğimizi de konu aldı. Neden? Çünkü başladığımız günün heyecanıyla 10.yılımızı da bitiriyoruz.

Mart 2012’de aslında altıncı yılına ulaşan mücadelemizi, daha da büyütme, resmileştirme kararı aldık. Çünkü yapacak çok iş vardı ve bunun için de örgütlenmek gerekiyordu. Altı yılda çok sayıda insan, sayısız mücadeleye tanıklık ettik. Bunların içerisinde, bu mücadele içerisinde tanıdığımız ve sonrasında derneğimize kurucu üyelik yapacak değerli aktivist arkadaşlarımız da vardı.

Ve altı yıllık bir emekleme döneminden sonra ayağa kalktık.

Mart 2012’de dernekleştiğimizde, 2006 yılında başlayan mücadelemizden çok farklı bir yerdeydik. Artık birbirimizden güç alabiliyorduk, bir araya geldiğimizde daha güçlüydük ve bir hayli de yol katetmiştik. Ve böylece kağıt üzerindeki mücadelemiz de başlamış oldu.

Büyümek sancılı bir süreçtir bilirsiniz. Büyümek eski dar kabuğunızdan çıkıp daha geniş bir alanı doldurmaktır. Büyümek, sürekli yenilenmektir, asla aynı kalmamaktır. Büyümek aynı zamanda tecrübedir. Büyüdükçe daha az hata yapmanız beklenir. Büyüdükçe amaçlarınız da, zorluklar da büyür.

Tam 10 yıldır, dernek olarak hayvan hakları savunuculuğu misyonumuzla, yalnızca kendimizle yarışıyoruz. Daha fazlasını, daha iyisini yapabilmek için. Daha çok yaşama dokunabilmek için. Daha çok paylaşabilmek ve daha çok hayat kurtarabilmek için. Halkalarımızı daha da büyütebilmek için.

Biz, iletişimin gücüne hep inandık. Eğitimin, bilginin itici bir güç olduğuna inandık. O nedenle temel olarak kendimize eğitimi aldık. Bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olamayız. Ve bu ülkede birçok şey gibi bu konudaki en büyük eksik de bilgi. O halde insanlara doğru bilgiyi aktarmak, bu konudaki yanılgıları ortadan kaldırmak durumundayız, hepimiz. Eğitim güçtür, bilgi güçtür, ilerlemektir. Birbirimize bildiklerimizi anlatmakla yükümlüyüz.

16 yıldır birbirinden farklı etkinlik ve organizasyonlarla iletişimin gücünü kullanarak bu ülkede var olmayan bir alanda farkındalık yaratmaya çalıştık. Küçücük bir tohum ektik. Bugün buradaki kalabalıktan da görüyoruz ki doğru yoldayız.

10 yıl önce dernekleşirken, kamusal alanda da bir yerimiz olsun, kendimizi tüzel bir yapı olarak da ifade edebilelim istemiştik.

Türkiye’nin ilk vegan derneğini kurduk. Ve elbette taşıdığımız bu yapı bize bir kısım konularda hantallık yaratırken birçok konuda da yeni kapılar açtı: Uluslararası birçok organizasyonda Türkiye’yi temsilen çalışmalar yaptık. Yaptığımız işbirlikleri ile bizden daha kıdemli meslektaşlarımızla Türkiye’ye bilgi transferi yapabildik. Ortak projelere imza attık. Yurtiçinde bu alanda yürütülen çalışmalara öncülük ettik.

  • İlk kez kozmetikte hayvan deneylerinin yasaklanmasına vesile olduk.
  • Türkiye’nin ilk vegan festivalini ve ilk uluslararası vegan festivalini organize ettik.
  • İlk Vegan Akademi’yi açarak bu alandaki bilgiyi eğitim ile yayma amaçlı kullandık.
  • Dilimizdeki türcü ifadeleri değiştirmek için ilk kez Kirpi Sözlük adında bir sözlük geliştirdik.
  • Türkiye’de web temelli vegan mekan aplikasyonunu ilk kez yaptık.
  • İlk kez veganlık ve vicdan özgürlüğü kavramını Türkiye’de tartışmaya açtık. Bu konuda ilk davayı açtık.
  • İlk kez toplu alanlardaki vegan beslenme sistemleri konusunda çalışma yaptık.
  • İlk kez Savunma Bakanlığı’nın gündemine vegan menü tasarısını soktuk.
  • İlk kez Çalışma Bakanlığı’na toplu alanlarda vegan alternatiflerin bulunması talebimizi sunduk.
  • Ulusal beslenme yönergeleri rehberinde ilk kez veganlığın da geçmesi için Sağlık Bakanlığı görüşmelerini yaptık.
  • Avcılık karşıtı davalar açtık ve davaları da, o canları da kazandık.
  • Hayvanları mutlu resmeden yanıltıcı reklamları RTÜK’e şikayet ettik ve daha fazlasını yapacağız.
  • Uluslararası vegan sertifikası V-Label’ın Türkiye’deki ilk çalışmalarını üstlendik, Türkiye’nin ilk vegan sertifikasını verdik.
  • Türkiye’nin ilk süreli ve ulusal çapta dağıtılan hayvan özgürlüğü ve veganlık dergisini çıkardık.
  • Üniversitelere, belediyelere, zincir marketlere, vegan ürün üreticilerine hizmet içi eğitimler verdik.
  • Türkiye’nin en geniş kapsamlı vegan araştırma anketini İEA ile birlikte organize ettik.
  • Geçtiğimiz ay Avrupa’nın en geniş kapsamlı vegan festivalini başarıyla organize ettik.

Ve şimdi Türkiye’nin ilk vegan medikal kongresine hazırlanırken, aynı istek ve kararlılıkla hazırlıklarımıza başladık. Az sayıda insanla ve büyük bir çabayla her geçen gün daha iyisini yapmaya çalışıyoruz.

Bize inanan, bize güvenen herkese yanımızda ve destek oldukları için teşekkür ederiz.

Hiçbir şey elbette tek başına olmadı, bunları birlikte başardık. Derneğimizin 10., mücadelemizin 16. yılını bitirirken daha birçok başarılı çalışmaya imza atabilmeyi hedefliyoruz.

Geleceği hep birlikte değiştireceğiz çünkü biliyoruz ki gelecek vegan!”

Önceki İçerikVegan Derneği’nden Dünya Vegan Günü etkinliği
Sonraki İçerikABD’de büyük kedilerin “hobi” amaçlı esareti yasaklanıyor

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.