Veganizm senin kendi yorumuna göre nasıl bir felsefi anlayıştır? “Vegan” sözcüğü herkes için (ve hatta her vegan için) aynı anlama gelir mi? Bir insan neden vegan olur? Vegan yaşamak ne demektir? Vegan olmak ile vegan yaşamak arasında kavramsal bir ayrım varsa bu ayrımı nasıl netleştirebiliriz? Veganlığı bir bireyin kendi yaşamında somut olarak gerçekleştirip gerçekleştirmediğini nasıl anlayabiliriz? Uygulamalı etik ve hukuk felsefesi bize veganlığı yaşamın her alanında somutlaştırmaya yönelik meselelerin açıklığa kavuşturulması için gereken temelleri ve bu bağlamda gündelik hayatta da karşılaşabildiğimiz sorun ve olanaklardan doğan her tür tekil soruya aksiyon alınabilir yanıtları sağlayabilir mi? Hayvanların maruz bırakıldığı sömürü ve zulüm karşısında hayret etmemek mümkün müdür? “Hayvan hakları” ifadesiyle karşıladığımız kavramsallaştırmanın sağlam bir temeli var mıdır ve o temeli meşru kılan meta-etiğin kuramsal temeli yeterince sağlam mıdır? Mevcut navegan düzeni normalleştiren söylem biçimleri ve güç ilişkileri ne tür kaynaklardan beslenir? Davranışlarımızın tüm hayvanlar için sonuçlarını dikkate alırsak nasıl yaşamalıyız? Hayvanların özgürlüğünü olanaklı ve “insan için anlamlı” kılan bir dayanak noktası var mıdır? Bu gibi öznel veya nesnel anlamlandırmalar için rasyonel bir zemine ve bahse konu zeminlerde üretilebilecek olan güçlü argümanlara ihtiyacın olduğunu düşünüyor musun, yoksa sadece kendi perspektifinin nasıl ise öyle olmasını senin kararların açısından yeterli mi görmektesin? Veganlığın dünya genelinde yaygınlaştırılması yönünde bir sorumluluğun olduğuna inanıyor musun? Ya da sadece kendin direkt olarak hayvanlara zarar vermeden ve onları hiçbir biçimde sömürmeden yaşamakla bireysel veganlık idealini ve kendini tam anlamıyla gerçekleştirmiş olduğunu mu düşünmektesin? Böyle felsefi soruşturmaların değeri nedir?
Yukarıdakilere benzer özellikteki soruların peşinden gitmeyi, araştırmayı, akıl yürütmeyi, kendi düşüncelerini sorgulamayı ve temellendirmeyi, olup bitenlerin neden öyle olduğunu, statükoya alternatifleri düşünmeyi ve farklı düşünen insanlarla felsefi tartışmalara girmeyi, hepsinden önce samimi, eleştirel ve değişime açık kalabildiğin bir diyaloğa girmeyi gerçekten önemsiyor musun?
Öyleyse felsefe (“bilgelik sevgisi”; “felsefe” Eski Yunanca etimolojik kökenine bakıldığında “bilgelik sevgisi” anlamına gelmekte ve bu halen akademik söylem alanlarında da oldukça kabul gören bir çekirdek kavramsal karşılık) senin de -belki farkında bile olmaksızın- ilgi alanlarından biri.
Bu olası ilgiye güvenerek senin felsefi yaklaşımını, soru(şturma)larını ve düşüncelerini duymak için ve felsefeye bir katkı olması umuduyla sorduğumuz bir soruyla Dünya Felsefe Günü’nü veganca kutlamak istedik:
“Tüm hayvanlar özgür olmadıkça hiçbir insan özgür değildir.” desek bu görüşün yanında veya karşısında olan argümanın ne olurdu?
Yazan: TVD editörü ve sosyal medya sorumlusu Barış Bayram