Yeni Zelanda’da halkın hayvancılık ve hayvancılıktan gelen et ve süt ürünlerinin çevreye verdiği zararlara oldukça dikkatle yaklaşması, ülkedeki vegan sayısındaki artış ile doğru orantı gösteriyor.
Kitlesel bilinçlenme ile beraber, ülkedeki büyük firmalar da bu etkiden nasibini alıyor. Sütçülük endüstrisinde oldukça büyük bir yer kaplayan Fonterra firması, son 16 yılda firmalarının çevre ile olan ilişkisini gösteren, sürdürülebilirlik raporunu kamuoyuna sundu.
Rapor, açıkça toplum tarafından endişe duyulan çevresel etkiler üzerinde duruyor.
Fakat bu rapora rağmen, Fish & Game yöneticisi Martin Taylor’a göre çevresel etkileri düzeltmek, iyi bir şeyler yapmak için “çok geç” olduğunu belirtti.
Taylor yaptığı açıklamada; “ Fonterra’nın aniden sürdürülebilirlik ve çevresel uygunluk raporu için iş işten çoktan geçti. Bu şirket 16 yıldır bulunuyor ve bu zaman içerisinde inek sayılarının hızla arttığını, sulama işlerinin patladığını ve su kalitesinin düştüğünü gördük.” Dedi.
Üzerine tekrar bir açıklama yaparak; “Eğer Fonterra süt endüstrisinin çevresel etkilerini yok etmekte samimiyse, güncel çiftçiliği modelinin sürdürülebilir olmadığını ve süt endüstrisinin vermiş olduğu bütün zararları telafi etmekte yükümlü olduğunu da kabul etmek zorunda. İlerleyebilmenin tek yolu, daha az inek kullanımı, daha az su ve daha az çevresel zarar.” Cümlelerini açıklamasına ekledi.
Umarız, Fonterra Taylor’ın cümlelerini önemser ve çevresel felaketleri önlemek için gerçek ve de ciddi adımlar atar.
